search
Cem Avcıoğlu
Cem Avcıoğlu
Diğer Yazıları

Yaygınlaşan karayolu ağı büyümeye katkı sağlıyor

Türkiye’de bölünmüş yol ağı 2003’teki 6 bin km seviyesinden 2017 sonunda 26 bin km uzunluğa ulaştı. Bu yatırımlar, artan erişilebilirlik ile birlikte bölgesel ekonomik dengesizliklerin çözülmesinde yardımcı unsur olabilir.

Türkiye ekonomisini tanımlarken kullanabileceğimiz en temel unsurlardan biri kuşkusuz bölgesel ekonomik farklılıklar. Bugün Türkiye’deki endüstriyel faaliyetin oldukça önemli bir bölümü Marmara Bölgesi’nde yoğunlaşmış durumda. Türkiye nüfusunun yaklaşık %30’una ev sahipliği yapan bölge, ülke GSYİH’sinin %40’ından fazlasını yaratıyor. Bu çerçevede demiryolu, havayolu ve telekomünikasyonun yanı sıra Türkiye’de bölgeler arası ticarette büyük rol oynayan karayollarının da yatırıma ihtiyaç duyduğu bir gerçek. 2000’li yılların başından bu yana hükümetlerin bu alanda attığı adımlar dikkat çekici.

Karayolları altyapısının niteliği konusunda ipucu verebilecek önemli parametrelerden biri bölünmüş yol ağı uzunluğu. Türkiye’de bölünmüş yol ağı 2003’teki 6 bin km seviyesinden 2017 sonunda 26 bin km uzunluğa ulaştı. Bu dönemde bölünmüş yol ile birbirine bağlanan il sayısı 6’dan 76’ya yükseldi. Bölünmüş yolların toplam karayolu ağına oranı ise 2005-2017 arasında %14’ten %38’e çıktı.

Bölünmüş yol yatırımlarının, trafik güvenliğinin artması, seyahat sürelerinin kısalması ve akaryakıt sarfiyatının azalması gibi olumlu sonuçlar doğurduğu biliniyor.

Geçtiğimiz yılın sonunda EBRD tarafından yayınlanan 2017-2018 Geçiş Raporu, Türkiye’deki karayolları yatırımlarının yarattığı sonuçları somutlaştırması açısından önemli. Çalışma, il merkezinden seyahat sürelerinde ortalama bir saatlik azalmanın istihdamı %0,6 artırdığını gösteriyor. İki il merkezi arasındaki seyahat süresindeki bir saatlik azalma ise söz konusu iller arasındaki karşılıklı ticareti yaklaşık %6 oranında artıyor. Bu durum, temel olarak önceden izole durumda olan bölgelerde bulunan işletmelerin hem ürün satabilme hem de gerekli üretim girdilerini tedarik etme kabiliyeti açısından daha geniş bir pazara erişebilmesine bağlanabilir. Çalışmada ortaya konan bir başka bulgu ise, artan erişim kabiliyetinin söz konusu izole bölgelerde yaşanan dış göçte kayda değer azalma sağladığı.

2023 hedefleri doğrultusunda Türkiye bölünmüş yol uzunluğunu %40 daha arttırarak 26 bin km’den 37 bin km’ye çıkarmayı hedefliyor. Başta Marmara Bölgesi olmak üzere yap-işlet devret modeli ile yeni otoyollar inşa ediliyor. Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu ve Çanakkale Boğaz Köprüsü gibi projelerin Marmara Bölgesi’nde yoğunlaşmış üretim faaliyetlerinin Ege Bölgesi’ne yayılımına önemli katkı vermesi mümkün. Atılan tüm bu adımların sanayi sektörlerine erişimin ve sektörlerin pazarlar arası yayılımının artırılması ve bu şekilde, bölgeler arası eşitsizliğin azaltılarak kapsayıcı ve sürdürülebilir büyüme sağlanmasına ilişkin daha geniş bir planın parçası olarak görülebilir.