UNWTO Tahminleri Turizmde COVID-19 Etkisini Ortaya Koyuyor

COVID-19 salgınının küresel ölçekte gösterdiği yayılım hızının bir sonucu olarak ülkelerin büyük çoğunluğu uluslarararası seyahat kısıtlamalarını uygulamaya koydu. Mevcut uygulamaların bir süre daha devam edecek olması, hastalığın seyahat aktivitelerine yönelik tüketicilerde yarattığı kaygı ve küresel ekonomik durağanlık, turizmi COVID-19’dan en olumsuz etkilenen sektörlerden biri haline getiriyor. Turizm sektörünün en başat organizasyonu konumundaki Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün (UNWTO), tahminlerinde geçtiğimiz günlerde yaptığı revizyon, bu belirsizlik döneminde sektörün nasıl bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunu ortaya koyuyor.

COVID-19 salgınının İtalya ve İspanya gibi büyük turizm ülkelerinde yarattığı sorunlar düşünüldüğünde UNWTO’nun 24 Mart’ta açıkladığı, 2020 yıl sonu için %20 ila %30 arasındaki daralma beklentisi oldukça iyimser görünüyordu. Nitekim virüsün etkilerinin daha çok Asya-Pasifik bölgesinde hissedildiği ilk çeyrek sonunda bile yıllık bazda %22 oranında küçülme yaşandı. Son veriler ışığında UNWTO’nun 7 Mayıs’ta yayımladığı tahminler, dünyadaki 200’ü aşkın turizm destinasyonunun tamamında uygulanmakta olan seyahat kısıtlarının etkilerini çok daha gerçekçi biçimde ortaya koyuyor. Üç farklı senaryo üzerine kurulu olan çalışmaya göre, uluslararası turist sayısının kısıtlamalar Temmuz ayı başında kaldırılırsa %58, Eylül ayı başında kaldırılırsa %70 ve Aralık ayı başında kaldırılırsa %78 düşeceği hesaplanıyor. Bu rakamlar 2020’de uluslararası turist rakamında yaklaşık 1 milyarlık bir azalışa işaret ederken, 1,48 trilyon dolarlık küresel uluslararası turizm ekonomisinin 0,91 ila 1,17 trilyon arasında bir bölümünün de yok olacağını gösteriyor.

Grafikte görüldüğü üzere, COVID-19, yarattığı etkinin şiddeti açısından önceki krizlerden önemli ölçüde ayrışmakta. 2019 itibarıyla dünyanın en çok turist çeken altıncı ülkesi konumunda bulunan Türkiye’de de turizm sektörünün önünde zorlu bir viraj var. Turizm için yılın en önemli bölümü olan 3. çeyreğe girmeden önce ulaşım, konaklama, tesis çalışanları ve yolcuların sağlık durumu gibi alanlarda alınacak tedbirleri kapsayan “Sağlıklı Turizm Sertifikasyonu” çalışmaları sürüyor. Sektör için söz konusu programın seyahat aktivitesine yönelik güveni ne ölçüde artıracağı önemli bir faktör olacak. Bu açıdan Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı’nın Almanya, Rusya ve İngiltere gibi başta gelen kaynak ülkelerin ilgili makamları ve büyük tur operatörleri ile yaptığı, programa ilişkin bilgilendirici temaslar ve uygulama hakkında dış basında yer almaya başlayan olumlu haber akışı oldukça değerli. Sertifika alan konaklama tesislerinin 1 Haziran itibarıyla açılması planlanırken, yurtiçi ve yurtdışı uçuşların sırasıyla 4 Haziran ve 10 Haziran’da başlaması bekleniyor.