search
Can Hakyemez
Can Hakyemez
Diğer Yazıları

Su Kıtlığı Nedir?

Ekosistem; tüm canlıları ve onların birbirleriyle ve cansız ortamlarla etkileşimlerini içeriyor. Ekosistemin gücü olarak da bilinen su, tüm sosyo-ekonomik gelişim ve sağlıklı ekosistem devamlılığı için gerekli bir doğal kaynak olarak biliniyor.

Yeryüzünde su miktarı yıllar içiresinde sabit kalmakta ve nüfus, tarımsal ve endüstriyel su kullanımı arttıkça, su kaynakları üzerindeki baskı da derinleşmekte. Arz ve talep arasında oluşan bu dengesizlikler su kıtlığı adı verilen küresel bir sorunu ortaya çıkarıyor. Uluslararası bir terim olan su kıtlığı, “tüm su kullanıcılarının, yürürlükteki kurumsal düzenlemeler çerçevesinde, suyun tedarikine veya kalitesine yönelik taleplerinin tam olarak karşılanamayacağı nokta” olarak tanımlanıyor.(1) Su kıtlığı; su stresi, su sıkıntısı veya eksikliği ve su krizi kavramlarını da içeriyor.

Su kıtlığı kavramı ikiye ayrılabilir: fiziksel su kıtlığı ve ekonomik su kıtlığı. Fiziksel su kıtlığı, bir bölgenin talebini karşılamada doğal su kaynaklarının yetersiz olmasının bir sonucudur. Su talebi, arazilerin ihtiyaç duyulan suyu sağlama kabiliyetinden geride kalırsa fiziksel su kıtlığı olur. Ekonomik su kıtlığı ise, yeterli doğal su kaynaklarının kötü bir şekilde yönetilmesi sonucunda oluşur ve en rahatsız edici su kıtlığı çeşididir. Su kıtlığı genellikle yağışların az olduğu bölgelerde meydana gelse de, insan faaliyetleri, nüfus yoğunluğu, turist girişi, yoğun tarım ve yoğun su talep eden sektörlerin de etkisiyle farklı bölgelerde de bir sorun olarak ortaya çıkıyor.

Fiziksel su kıtlığı çoğunlukla dünyanın kuru bölgeleri veya kurak bölgelerinde gerçekleşir. Günümüzde, fiziksel su kıtlığının insan faaliyetlerinden dolayı kaynaklandığı birçok bölge bulunuyor. Bunlardan en önemlisi de ABD’de Kolorado Havzası’dır. Ekonomik su kıtlığı ise etnik çatışmalar da dâhil birçok nedenden dolayı kaynakların eşit olmayan bir şekilde dağılması ile ilgilidir. Sahra altı Afrika’nın büyük bir kısmı ekonomik su kıtlığının altında konumlandırılıyor.

Özetlemek gerekirse, su kıtlığı dünyamızın son yıllardaki en önemli sorunlarından biri olarak ön plana çıkıyor. Su kıtlığının ölçülmesi için literatürde birçok gösterge bulunuyor. Bir sonraki yazımda da bu göstergelerin bir kısmından bahsediyor olacağım.


(1)Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal İşler Dairesi (UNDESA), http://www.un.org/waterforlifedecade/scarcity.shtml

Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal İşler Dairesi (UNDESA)